DEMİRCİLİ ve SELEMEN'in İnternetdeki En Güzel Köşesi

Siyaset ve politika ayrı kavramlardır ve çoğu zaman birbirine karıştırılır.
siyaset herkese açık bir kurumdur ve bilinmesi gerekir.Bilgi ve birikim yoluyla belli bir düzeye kadar geliştirilebilir.Oysa politika doğuştan gelen kazanımlarla ilgilidir ve herkesin içine dahil olabileceği bir alan değildir.
Demokratik ülkelerde siyaset iyi bilinir ve politik yaklaşımlara fazlaca prim verilmez.
Peki ama bu ne demektir.
Mesela birileri seçim sürecine girildiği bir dönemde halkın hoşuna giden bir takım uygulamalara yöneliyorsa ve bunlar çoğunlukla derinliği olmayan hareket biçimleridir.İşte bu politikadır.Halkın bunlara pirim vermemesi gerekir.Mesela halkın büyük bir kısmının tarımla uğraştığı ülkemizde siyasi partiler geçmişten bugüne yüksek fındık fiyatı gibi politikalar geliştirmiştir.Ve halktan malesef pirim almıştır.Fakat bu yanlış siyaset yüzünden devletin halkın vergileriyle satın aldığı fındık alındığı fiyatın dörtte biri değeriyle hollandaya satılıp aynı fındık hollandadan 2 kat fiyatla yine ülkemiz yerli üreticisine satılmıştır.

tek bir metrekare fındık alanı olmayan hollanda malesef dünyanın sayılı fındık ihracatçıları arasına girmiştir.

halk gözlem yapmalı ve araştırmalıdır. Atılan oylar ülkemiz insanlarının istikbaline ilişkin önemli bir sorumluluktur.

Yaklaşan seçimler bu sorumlulukla ilgili ciddi bir sınavdır.
Kolay gelsin.

NOTTE yazdı:Siyaset ve politika ayrı kavramlardır ve çoğu zaman birbirine karıştırılır.
siyaset herkese açık bir kurumdur ve bilinmesi gerekir.Bilgi ve birikim yoluyla belli bir düzeye kadar geliştirilebilir.Oysa politika doğuştan gelen kazanımlarla ilgilidir ve herkesin içine dahil olabileceği bir alan değildir.
Demokratik ülkelerde siyaset iyi bilinir ve politik yaklaşımlara fazlaca prim verilmez.
Peki ama bu ne demektir.
Mesela birileri seçim sürecine girildiği bir dönemde halkın hoşuna giden bir takım uygulamalara yöneliyorsa ve bunlar çoğunlukla derinliği olmayan hareket biçimleridir.İşte bu politikadır.Halkın bunlara pirim vermemesi gerekir.Mesela halkın büyük bir kısmının tarımla uğraştığı ülkemizde siyasi partiler geçmişten bugüne yüksek fındık fiyatı gibi politikalar geliştirmiştir.Ve halktan malesef pirim almıştır.Fakat bu yanlış siyaset yüzünden devletin halkın vergileriyle satın aldığı fındık alındığı fiyatın dörtte biri değeriyle hollandaya satılıp aynı fındık hollandadan 2 kat fiyatla yine ülkemiz yerli üreticisine satılmıştır.

tek bir metrekare fındık alanı olmayan hollanda malesef dünyanın sayılı fındık ihracatçıları arasına girmiştir.

halk gözlem yapmalı ve araştırmalıdır. Atılan oylar ülkemiz insanlarının istikbaline ilişkin önemli bir sorumluluktur.

Yaklaşan seçimler bu sorumlulukla ilgili ciddi bir sınavdır.
Kolay gelsin.

.

Yüceay Bey,

Yazmış olduklarınız çok güzel fakat bizler henüz toplum olarak kavramların bile farkına varamadık.Çünkü okuma ve bilgi edinme alışkanlığımız malesef çok geride,Siyasetin devletin yönetilemesi olduğunu,politikanın oraya ulaşmak için kullanılan bir araç ve yöntem olduğunun çoğumuz farkında bile değiliz.. ... ...

''Oyunu namlunda kalan son kursun gibi isabetli kullan.'' Aykut Edibali..

Bencede cok dogru bir söz..Herkes düsünmeli,gündemi takip etmeli.Son noktayı koymalı..

Siyaset ve politika ayrı kavramlardır ve çoğu zaman birbirine karıştırılır.
siyaset herkese açık bir kurumdur ve bilinmesi gerekir.Bilgi ve birikim yoluyla belli bir düzeye kadar geliştirilebilir.Oysa politika doğuştan gelen kazanımlarla ilgilidir ve herkesin içine dahil olabileceği bir alan değildir.
Demokratik ülkelerde siyaset iyi bilinir ve politik yaklaşımlara fazlaca prim verilmez.
Peki ama bu ne demektir.
Mesela birileri seçim sürecine girildiği bir dönemde halkın hoşuna giden bir takım uygulamalara yöneliyorsa ve bunlar çoğunlukla derinliği olmayan hareket biçimleridir.İşte bu politikadır.Halkın bunlara pirim vermemesi gerekir.Mesela halkın büyük bir kısmının tarımla uğraştığı ülkemizde siyasi partiler geçmişten bugüne yüksek fındık fiyatı gibi politikalar geliştirmiştir.Ve halktan malesef pirim almıştır.Fakat bu yanlış siyaset yüzünden devletin halkın vergileriyle satın aldığı fındık alındığı fiyatın dörtte biri değeriyle hollandaya satılıp aynı fındık hollandadan 2 kat fiyatla yine ülkemiz yerli üreticisine satılmıştır.

tek bir metrekare fındık alanı olmayan hollanda malesef dünyanın sayılı fındık ihracatçıları arasına girmiştir.

halk gözlem yapmalı ve araştırmalıdır. Atılan oylar ülkemiz insanlarının istikbaline ilişkin önemli bir sorumluluktur.

Yaklaşan seçimler bu sorumlulukla ilgili ciddi bir sınavdır.
Kolay gelsin.


milletler hak ettikleri gibi yönetilirmiş...
...
bizde millet olarak bu sıkıntıları cekmeyi hak ettik sanırım...
öyleki bu adamlar bizim oylarımızla buradalar...
...

Sevgili Üyemiz Yüceay, öncelikle forum kuralları gereği açmış olduğunuz bu konuyu müsaadenizle ilgili olduğunu düşündüğüm "BELDEMİZİN İDARESİ, YÖNETİMİ ve GÜNDEMİ" adlı başlığa taşıdım.

Yapmış olduğunuz siyaset-politika kritiğine katılıyorum. Genel anlamda yazdığınız bu yorumunuzu Demircili'leri ilgilendiren tarafı ile ele aldığımızda büyük bir handikap ile karşılaşıyoruz. Erkan Bey'in de ifade ettiği gibi maalesef bir kısım insanımız ya anlatamıyor, ya anlamıyor ya da en acısı anlamazdan geliyor. Çünkü "fındığıma daha çok paran veren Ali oldu ben Ali'ye oy vereceğim" zihniyeti bizim insanımızda neredeyse en üst düzeydedir. Bir üreticinin emek verdiği mahsulüne ailesinin rızkı gereği yüksek fiyat beklentisi ile adayını belirlemesi bir yerde politize ve kabul edilebilir ama Demircili'de fındıkda yok, fındık muadili bir üründe. Hayvancılıkda. Fabrikalarda yok. Peki sorarım sizlere nedir Demircili'linin oy verirken peşine düştüğü şey? Nedir bu insanların samimiyetsiz, yalakavari, hırslı tavırlarındaki sebep.

- Tarla mı, yer mi, yurt mu?
- Namus mu, ar mı, kibir mu?
- Koltuk mu, şak şak mı, şov mu?

Ve "bir kısım" insanımız ne zaman dedikoduculuğu, şov yapmayı, çıkar sebepli taraf olmayı bırakacak?


NOT: Bu güzel paylaşımlarımızdan Allah'ın bir kulu bile bir an düşünüp, "Evet, önce Allah rızası sonra Demircili'nin gelişimi için şu adam daha iyi iş yapar" derse, bu sayfalarda harcadığımız zaman ve emek boşa gitmez düşüncesi ile herkesin bu konu başlığına ve benzeri başlıklara iştirakini rica ediyoruz. Neden mi? Allah rızası ve gelecek nesillerimiz için...

Sevgili arkadaşlar,

Malesef Demircilimiz'de,hatta uzun yıllardır önemli bazı manevi değerler,bazı maddi değerler karşısında gerilemekte.Bu maddi değerler özellikle mali değerleri içermektedir.İYİ NİYET,DÜRÜSTLÜK VE SAMİMİYET ve önemli manevi değerler gibi kavramlardan artık uzaklaşmaktayız.İster toplum meselesi olsun,ister memleket meselesi olsun,ister kişisel ilişkiler olsun,insan ilişkilerinde iyi niyet ve içtenlik yoksa,güven ve sevgi kavramları oluşmaz.Sonuşta böyle toplumlarda ilişki ve düşünceler,bireylerin tercihleri sadece para,mal ve menfaat üzerine kurulur.Asla toplum ve toplumun geleceği düşünülmez.


Özellikle Demircilimiz'de bu kutuplaşma kendini çok gösteriyor. Maalesef ne istediğimizi bilemez hale gelen bir toplumuz; sürekli saydığım manevi değerlere ve kültürel değerlerimize sahip çıkmayıp, küçük çıkarlar uğruna kötülüklere göz yumuyor ve haksız birleşmelerde beraber olup toplumu idare edemeyen kişilerin yönetimlerde söz sahibi olmasını sağlıyoruz. Sonra da bu kötü gidişten ve temiz olmayan düzenden şikayet ediyoruz. Sorunların asıl nedenlerinden biri, bu kördüğüm, hatalı kurulmuş denklem bence.Malesef memleketimizde söz sahibi olan,toplum içerisinde büyük hatırları olan kişiler bir araya gelip burası bizim memleketimiz 'durun kardeşim burada kimse kafasına göre hareket edemez diyemiyoruz.' hep beraber hareket edelim diyemiyoruz.kendi memleketimiz için hayati derecede önemli olan geleceğimiz konusunda yeterli derecede,kendimize düşen görevleri yapamıyoruz.

Sonuç olarak, daha güzel ve mutlu yarınlar ve gelecek için, manevi değerlere ve memleketimize sahip çıkılması gerektiğini düşünüyorum ve böyle bir ortamda, gerçekten tüm sorunların altından bir şekilde kalkılabileceğine inanıyorum.Herkesin dağınık bir şekilde taraf olduğu,herkesin bir tarafa çektiği bu atmosferin bizlere fayda dan çok zarar getireceğine inanıyorum.

Lütfen çevremizden de örnek olarak onlar nasıl yapıyorsa bizlerinde hep bir araya gelerek daha aklı selim davranması gerektiğini düşünüyorum.

Saygılar sunarım.

DEĞERLİ DOSTLAR,
Gösterdiğiniz samimi ilgi ve duyarlılığa teşekkür ederim.

Ben demircilide siyasi fakat politik olmayan bir seçim olması gerektiği inancındayım. Beldemizin idari olarak iyi yönetilebilmesi için büroksasiyi iyi bilen ve eğitimli bir arkadaş yeterli olacaktır sanırım. Soy adlarına göre oy verme alışkanlığı ve hatır gibi yaklaşımlardan uzak durmalıdır.

Kolay Gelsin....

size katılıyorum...
peki kimler olabilir bu isimler mesela...

Değerli arkadşlar,

Memleketimiz adına çok zorlu günler geçirdik.Bundan sonraki süreçlerde artık bunları yaşamak istemiyoruz.Bunun için gündemdeki konuları iyi analiz etmek gerekir.Zaten gelecek adına iyi analiz yapılmış olsa idi bugün çok daha farklı konumda olurduk.

YSK 22 Kasım'da oy çokluğuyla verdiği kararda,Anayasa Mahkemesi'nin 31 Ekim tarihli kararı çerçevesinde değerlendirme yapılması gerektiğini vurgulamıştı.Yasanın yürürlük tarihinin 22 Mart olduğunun altını çizmişti.Ancak bir ay zonraki kararında yasanın yürülük tarihini 6 Aralık olarak belirledi.Yani Danıştayın kararınıda esas alarak bütün belediyelerin seçime gireceğine karar verdi.Eğer Anayasa Mahkemesinin kararına göre bir karar çıksa idi bizler için daha iyi olacaktı.Yani 200-300 belediye harıç diğerleri kapanacaktı.Bundan sonraki süreçte bütün hukukçuların birleştiği görüş,dava açıp davayı kazanacakların sayısı yüzde 5 'i geçmeyeceği,yüzde 95'inin nufusu 2000'in altına düştüğü için davayı kaybedeceği,bu beldelerin bir dönem için seçimlere gireceğini bütün hukukçular yorumlamaktadır.Zaten en yetkili ağızlardan bu konunun tekrar değerlendirileceği beyan edilmiştir.

Değerli arkadaşlar,

Buradan bir çok defa izah etmeye çalıştım.2000 yılından beri süregelen bu süreçte sorumluluğu olan kişiler,eğer bu memlekete gerçek anlamda hizmet etmek istiyorlarsa bu süreçten geri çekilmeleri gerekir.Bu zamana kadar bu işi gereği gibi yerine getiremeyenlerin hala sorumluluk üstlenmeleri gelecek adına atılmış olan iyi bir adım değildir.Bizler, gerekli vizyona sahip olmayan,ellerine geçen fırsatları toplum için değerlendirmeyen,yaşamları boyunca hiç bir devlet tecrübesine sahip olmayan,kanunları anlamayan, anlamakta zorluk çeken,temsil yetkisinin ne olduğunu bilmeyen,gereği gibi kullanamayan,Memleket hesaplarını değil,kendi kişisel hesaplarını yapan,toplumu birleştirip kaynaştırmayan,disiplinli olmayan,etik değerlere bağlı kalmayan kişilerin artık bundan sonra ki süreçte toplumu idare etmek adına tekrar toplum önüne çıkmaları bizler için gelecek için hayırlı olmayacaktır.

Gelin hep beraber,yaşlısından gencine kadar,işadamından,esnafından,idarecilerinden,hep beraber birlikte hareket edip "tek bir kişi"etrafında birleşelim.Eğer bunu yapar isek en azından Demircili tarihinde bir ilke imza atmış oluruz.Bu çok zor bir iş değil.Eğer bu şekilde hareket eder isek inanın en azından toplumdaki bir çok sıkıntılar giderilmiş olacak.Bu toplumun vebalini ve geleceğini üstlenmiş oluruz.Bu sayede toplum olarak üzerimize düşen görevide yerine getirmiş oluruz.İş işten geçtiği zaman yapacağımız hiç bir şey olmaz.

Saygılar sunarım.

YAKLAŞAN YEREL SECİMLER.

Konu cok önemli secmek ve secilmek . (sececek olan insanlarımızın herhalde düşündükleri şu olsa gerek KRAL ÖLDÜ Yaşasın Yeni KRAL)

(Secilecek olan adayların düşünceleri acaba şu olabilirmi siyasi tarihimizde yer etmiş bir söz vardır ALTI Defa gittim .YEDİ defa geldim.)

Secim meydanlarında umarım BAŞKAN adayları yaptıklarımız yapacaklarımızın grantisidir demezler nekadar başarılı olurlar bilemeyiz onu zaman gösterir.


Böyle düşünmenin faydasının olup olmadıgını soracak olursak yaşananlar ortada herkesin şikayet ettigi hususlar arif olana tarif gerekmez.


Demircilili vatandaşlarımızın böyle hassas konularda sagduyu ile hareket edeceklerini umuyorum.