Nasihat De Ne Dersen De Ama ; Sende Oku!

"Eüzübillahimineşeytani siyaset" düsturunda islami konuları bildiğiniz kadarıyla buradan paylaşabilirizsiniz.
Cevapla
Kullanıcı avatarı
dogus2008
Kayıtlı Üye
Kayıtlı Üye
Mesajlar: 132
Kayıt: Prş Eyl 11, 2008 11:36 pm
Konum: Türkiye

Nasihat De Ne Dersen De Ama ; Sende Oku!

Mesaj gönderen dogus2008 » Pzt Eki 06, 2008 11:51 am

Âdem (a.s.)’ın Cennette Yüce Mevlâ’mızın tenbihini unutması; bizlerin ise haydi haydi unutup hak yoldan sapabileceğimizin ikazı olur. Bunun için hakikatları sık sık tekrarlayarak anlatmak zorundayız. Hatta birbirimize münasebetini buldukça bazı tenbihleri hatırlatmalıyız.

Bir zatın nasihatlarını dinlerken şu tenbihleri dikkatimi çekmişti:

“Asla zorlayıcı ve bunaltıcı bir nasihatcı olmayın.

Olabildiğince daima sevginizi gösterin...”

Feridüddin Attâr’ın şu sözü nasihat etmek ve söylenip yazılanları dinlemek açısından gözardı edilmemeli:

“Talihsizlik nişanı dört tanedir:

• Ahmağa fikir danışmak.

• Cahile para vermek.

• Dostların öğütlerini dinlememek.

• Dünyadan ibret almamak.

Hepimiz için, İstanbul’un mânevi Fatihi, Fatih Sultan Mehmed (kaddasAllahu sırrıhul aziz) hazretlerinin hocası Akşemseddin (kaddesAllahu sırruhul aziz) hazretlerinin nasihatlerini başlangıçta arzettiğim gerekçelerle bir defa daha hatırlatacağım:

Akşemseddin hazretleri diyor ki:

1- Her işe besmele ile başla...

2- Daima temizliğe dikkat et...

3- Sâlih amel işle...

4- Asla tembel olma...

5- Namazlarını, şartlar ne olursa olsun terk etme...

6- Kaderinin esiri olduğunu unutma...

7- Kâr ve zararını iyi bil...

8- Nimetlere şükür, belâ zannettiklerine sabret.

9- Dünyanın refahına mağrur olma...

10- Kimseye eza ve cefada bulunma...

11- Başkası için kendisini yakıp tüketen mum gibi olma...

12- Asla hased etme...

13- Gıybet etme...

14- Kimsenin arkasından iyi olmayan taraflarını konuşma.

15- Sana yakın olmayana yaklaşayım deme...

16- Zamanını dâima iyi değerlendir...

17- Tüccar gibi verdiğini geri alma...

18- İki kişi arasına girme.

19- Kadınlarla (kadınlar için erkeklerle) beraber olmaktan ve onlarla çok konuşmaktan sakın... Öyle yapan kimseler yakalarını iftiradan kurtaramazlar.

20- Yalan söyleme...

21- Kimseye iftira etme...

22- Evini örümcek yuvasına çevirme. Temiz tut... Misafirlerine ve yakınlarına kapını açık tut.

23- Ananı-babanı ve büyüklerini hep gözet... Onları başkalarına muhtaç etme...

24-Senden yaşlı ve mevkice yüksek olanın önünden yürüme...

25- Şalvarını (pantolonunu) yastık yapıp başının altına koyma...

26- Dişini dişine sürtme...

27- Don, pantolon ve çoraplarını ayakta giyme...

28- Seccade olarak postun beyazını tercih etme...

29- Ekmeği ve helvayı soğuk ye...

30- Büyük bir zata “unutkanlığın sebebi nedir?” diye soruldu. Misvak kullanmamak (dişleri kirli tutmak)tır diye cevap verdi. Ağzını daima temiz tut...

31- Işığı “Puf” diye üfürerek söndürme.

32- Gece vakti ev süpürme...

33- Gece vakti seni sıkıntıya düşürecek işlerle meşgul olma...

34- Çok uyku yoksulluğa sebeptir.

35- Issız yollarda tek başına yolculuk yapma...

36- Seni rahatsız edecek olan davranışlarda bulunma...

37- Aklına estiği gibi hareket etme...

38- Gecenin tamamını uyku ile geçirme...

39- Seher vakti Kur’ân okumaya çalış...

40- Her zaman hamd ve şükür et...
Bin zulme uğrasan da, bir zulüm yapma. (Hz. Ali (r.a))
Kibir, bele bağlanmış taş gibidir. Onunla ne yüzülür ne de uçulur. (Hacı Bayram-ı Veli)

Kullanıcı avatarı
zeynep
Bölüm Yetkilisi
Bölüm Yetkilisi
Mesajlar: 2659
Kayıt: Pzt Ağu 07, 2006 12:25 am
Konum: İstanbul

Mesaj gönderen zeynep » Çrş Eki 08, 2008 4:40 pm

Feridüddin Attâr’ın şu sözü nasihat etmek ve söylenip yazılanları dinlemek açısından gözardı edilmemeli:

“Talihsizlik nişanı dört tanedir:

• Ahmağa fikir danışmak.

• Cahile para vermek.

• Dostların öğütlerini dinlememek.
• Dünyadan ibret almamak.


güzel paylaşım teşekkürler.
Yarabbi! Hakkımda hayırlı olanı, gönlüme razı eyle. Gönlümde olanıda hakkımda hayırlı eyle.

Kullanıcı avatarı
dogus2008
Kayıtlı Üye
Kayıtlı Üye
Mesajlar: 132
Kayıt: Prş Eyl 11, 2008 11:36 pm
Konum: Türkiye

SLM

Mesaj gönderen dogus2008 » Prş Eki 09, 2008 11:07 am

Bİ AN KIMSE OKUMAYACAK TA CVP ATMAYACAK SANMIŞTIM..SAĞOL ZEYNEP ABLA.
Bin zulme uğrasan da, bir zulüm yapma. (Hz. Ali (r.a))
Kibir, bele bağlanmış taş gibidir. Onunla ne yüzülür ne de uçulur. (Hacı Bayram-ı Veli)

Kullanıcı avatarı
3S
Kayıtlı Üye
Kayıtlı Üye
Mesajlar: 192
Kayıt: Cmt Tem 21, 2007 10:29 pm
Konum: İstanbul

Mesaj gönderen 3S » Prş Eki 09, 2008 11:16 am

okuduk tabiki; çok güzel nasihatlar bunlar;hepside bir bakıma sünnet bunların.neden yapılmasın neden sünnetımızı yerine getirmeyelim...Hayatımızı aslında öbür dünya mız için o kadar rahat kurabilirizki....bunlara alışsak uygulasak.
"Ölümün bizi nerde beklediği belli değil, iyisi mi biz onu her yerde bekleyelim" [MONTAIGNE]

culeser
Kayıtlı Üye
Kayıtlı Üye
Mesajlar: 249
Kayıt: Pzt Nis 28, 2008 5:50 pm
Konum: Türkiye
İletişim:

Re: Nasihat De Ne Dersen De Ama ; Sende Oku!

Mesaj gönderen culeser » Cum Mar 25, 2011 11:44 am

EMEĞİNİZE SAĞLIK

* Hiç kimseye şüphe ile yaklaşmamalıdır. İnsanlara nasıl yaklaşırsan insanlar da sana öyle yaklaşır.



* Dinimiz baştan başa şefkattir. Bu kadar âlimler, evliyalar bütün istirahatlarını, zevklerini terk ederek hayatları boyunca hep insanların kurtulması için çalıştılar. Çünkü onların kalb gözü açıktı. Bu görenle körün farkı gibidir. Niye bu kadar uğraştılar, didindiler? Merhametten, çok merhametten.. İnsan bir kedinin bile ateşte azcık yanmasına tahammül edemez. Başka bir insanın ebediyen yanmasına nasıl tahammül edebilir.



* Zarardan kaçınmak fayda vermekten önce gelir. Bir mekruhtan sakınmak bir sünneti yapmaktan, bir haramdan sakınmak bir farzı yapmaktan önce gelir. Yani bir yanlış yapmamak, bin iyilik yapmaktan önemlidir. Bir yanlış bin doğruyu ***ürür. Bin tane iyilik yaparsın hiç söylenmez, bir yanlış yaparsın bütün insanlar ondan bahseder. Herkes seni yanlışınla hatırlar.



* İlim çok kıymetlidir. İlim olmadan din olmaz, ilim olmadan amel olmaz, ilim olmadan ihlas olmaz. İlm-i hâl, ismi üstünde. Önce ilim sonra hâl.



* Susmak, yorulmadan, güçlük çekmeden yapılan bir ibadettir. Zahiri bir süs ile süslenmeden kazanılan bir ziynettir. İnsanı özür dilemek zilletine düşmekten koruyan bir zenginliktir. Kiramen katibin meleklerine rahatlıktır.



* Ölüme hazırlanan, yakın bilen, seven kimsenin bir tek alameti vardır. Güler yüz ve tatlı dil. Ölümü seven kimsenin yüzü güler. Müslüman bu dünyada gurbettedir. Müminin vatanı ahirettir. İnsan dünyada bile uzun yıllar ayrı kaldığı memleketine geldiğinde sevinir. Onun için mümin, asıl vatanına kavuşacağı için ölümüne sevinir.



* Büyüklerin kitaplarını okumak, sözlerini anlatmak sohbettir. Sohbet böyle olur, sohbet buna denir. Kendinden anlatmaya illet denir.



* Kalbine vesvese gelen ilerde büyük makamlara layık kişidir.



* Dünya hayatı Cennete benzemez ancak, Allahü teâlâ adeta bazı kullarına Cennetten bahçe misali
bahçe nasip eder, alameti; zikreden dil, şükreden kalb, kâfi ölçüde geçim, rahat edebileceği ev, bir de anlaşabileceği bir eş.



* İbadetleri lezzet alıyoruz diye yapmayın, Allahü teâlânın emri olduğu için yapın.



* Elbette emr-i maruf nehy-i münker çok sevaptır, ancak üç şarta haiz olmalı:
1- Bilmek (İlim sahibi olmak)
2- O şeyi bizzat nefsinde yapmak
3- Emr-i Maruf veya nehy-i münkeri rıfk ile yapmak



* Allahü teâlânın sevdiklerinin 4 özelliği var;

Helal kazanırlar ve yedikleri, giydikleri her şey helaldir.

Tevazuu sahibidirler, asla kibirli değildirler.

İyi huyludurlar.

Herkesle iyi geçinirler, güler yüzlüdürler.



* Ailede geçimsizliğin kaynağı, kadın ve erkeğin hukukuna riayetsizliktir.



* Gusül abdesti olmazsa olmaz, ona çok dikkat etmeli.


* Mümin beladan kurtulamaz. Mümine gelen bela günahlara dalmaması için frendir.



* Allahü teâlânın en sevgili kulu, Allah için seven, Allah için düşman olandır. Düşmanlık kalble olur.



* Allahü teâlâ ile aranızı düzeltin. Önce itaat, edep, emir ve yasaklara uyma, sonra isteme.



* Besmele ile yenen lokmalar vücuda şifadır, Besmelesiz yenen lokmalar ise vücutta maraz yapar, her hareketinizde besmele söyleyin. Besmeleyi çok söyleyen Sırat köprüsünü yıldırım gibi geçer. Allahü teâlâ mümini Cennetine koyacak ve mümine davetiye verilecek, Cennet davetiyesinin altında imza olarak Besmele yazılı olacak.



* Müslüman anne ve babasının yüzüne şefkatle bir defa bakana Allahü teâlâ kabul olmuş bir hac sevabı verir. Bin kere baksa bin kere...


* Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarından her gün bir veya iki sayfa okuyan feyz alır. Feyz demek, nur demektir. Nur kalbe yağar, kalbi temizler. Okudukça kalbiniz nurlanır ve okuduğunuzu anlamaya başlarsınız.


* Helal lokma yiyenler rahat namaz kılar. Çünkü namaza engel, haram lokmadır. Helal lokma yiyen, koşarak namaza gider. Siz“Namaz kıl” demeseniz de onlar namaz kılar.



* Ubeydullah-ı Ahrar hazretleri buyuruyor ki:

(Allahü teâlânın rızasına giden bütün yolları inceledim, en kestirme yolun, insanları sevindirmek olduğunu gördüm.)



* Müslümanlar kardeştir, edecek, sıkıntılarını giderecek, aybını örtecek. Mümin kardeşinin sıkıntısına nemelazım diyen felakete uğrar.




* Büyükler hastalık, dert ve sıkıntılardan hiç şikayetçi olmadı. Bunları kim gönderdi? Allah. Hiç Sevgiliden gelenden şikayet edilir mi? Hiç Allah kullara şikayet edilir mi?



* Bir yere çıkmak zordur, ama o yeri korumak daha zordur.



* Yaptığımızı Allah rızası için yapalım. Ahmet'e çalışıp Mehmet'ten para beklenmez. Kim gösteriş için aferin desinler diye yapmışsa, Cenab-ı Allah, "Sana aferin dediler; benden ne istiyorsun?" diyecektir.



* Abdülkadir Geylani hazretlerine, (Siz ne mübarek bir zatsınız) demişler. (Nereden biliyorsunuz?) diye sormuş. (Herkes sizi methediyor, sizden söz ediyor) demişler. Buyurmuş ki: (Bu insanlar böyledir bugün severler yarın söverler. En iyisi bırak da biz insanlar için değil, Allah için Müslüman olalım.)



* Bir müminin tek gayesi vardır; son nefeste imanla ölmek. Bu gaileden başka gaile edineni Allahü teâlâ hiçbir zaman gaileden kurtarmaz. Yağmur gibi üzerine yağar.



* Kıyamette herkes ağlayacaktır, ancak Allah korkusundan ağlayan kimse kıyamette ağlamaz.



* Yolunu şaşırmış bir müslümanı doğru yola çevirmek, on kâfirin imana gelmesin­den daha sevaptır.



* Müslümanın her konuştuğu doğru olmalı ama her doğru olanı konuşmamalı. Çünkü doğrular emanettir, emanet ehline verilir.



* Bir büyüğe sormuşlar, bazı müslümanlar o kadar kötü yaşayıp, o kadar güzel ölüyor ki, neden? Buyurmuşlar, başkaları onları o kadar gıybet edip, günahları yükleniyor ki, günahsız hâle geliyorlar...



* İnsanların kalıbıyla değil, kalbiyle meşgul olun. Onların kalıbıyla değil, kalbiyle iş görün. Muhatabınız kalıp değil, kalb olsun. Müslüman din kardeşinin kalbini kıran, Kâbe’yi yıkmaktan daha büyük günaha girer. Müslümanın kalbi, nazargâhı ilâhidir, çok dikkat edin.

Cevapla

“İSLAMİYETİ YAŞAYIŞ ve DİNİ KONULAR HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİNİZ” sayfasına dön