KIŞLAMAK İÇİN ÇARŞAMBAYA

Geçmişini bilmeyen geleceğini yönlendiremez. Geçmişimiz hakkında bilmediklerimizi bu başlık altından öğreceneğiz. Ceddimiz, pehlivanlarımız, şehitlerimiz, gazilerimiz...
Cevapla
zafer.sahin
Kayıtlı Üye
Kayıtlı Üye
Mesajlar: 287
Kayıt: Prş Oca 24, 2008 9:54 am
Konum: İstanbul

KIŞLAMAK İÇİN ÇARŞAMBAYA

Mesaj gönderen zafer.sahin » Pzr May 11, 2008 1:12 pm

Resim
Resim

Kışlamak için daha evvelden köy halkımız çarşambaya gitmekteydi. Koyun ve büyükbaş hayvanlarını yayan belli bir istikametten demirciliden çarşambaya kadar götürmekteydiler. Bu adet yörüklerin türkmenlerin adetlerine benzerlik gösterir. Bizzat ta kendisidir. hatta... Hayvanlar ise sayıma tabi tutulur sağlık kontrolünden geçirilirdi. Artık bir tarihi nitelik taşıyan vesikaaaaaaaaaa

Kullanıcı avatarı
iskesurlu60
Destekleyen
Destekleyen
Mesajlar: 519
Kayıt: Çrş Şub 20, 2008 12:38 pm
Konum: İstanbul

Mesaj gönderen iskesurlu60 » Pzr May 11, 2008 6:55 pm

teşekkürler .evet bu konuları rahmetli annem hep anlatırdı. bizde masal mahiyetinde dinlerdik ve hoşumuza da giderdi.

ama o zamanın insanları galiba biraz daha şanslılarmış.çünkü bu devirde biraz zor can güvenliği falan maalesef.

şimdilerde sokağa gündüz bile cesaretli ve tedbirli olmak gerekiyor.organ mafyası,kapkaç,trafik kazaları ....Allah

korusun..ORTA ASYA KÜLTÜRÜNDE GÖÇ OLGUSU VARDI .NERDE SULAK ARAZİ VARSA ORAYA

GÖÇERMİŞ ATALARIMIZ.

Kullanıcı avatarı
ERKAN_OZDEMIR
Onursal Üye
Onursal Üye
Mesajlar: 2218
Kayıt: Cmt Tem 14, 2007 5:52 pm
Konum: Amasya

Mesaj gönderen ERKAN_OZDEMIR » Pzt May 12, 2008 3:11 pm

Demircilinin göç olgusu tarih kitaplarına konu olmuş,PROF.DR.ALİ RIZA ATASOY Demircilinin göç olgusundan bahsederken''''bu köyün halkı açıkgöz olup bir çoğu kış mevsimi gelmezden evvel eylül ayından itibaren çoluk ve çocuklarıyla birlikte sahilde Çarşamba Kasabasının köylerine dağılırlar.Oralarda kaldıkları kış müddetince bulundukları köylerin ticaretini inhisarları altına alarak ve amelelik ederek ve her işe girişerek para kazanırlar.Bu husus bu köyde 300 den fazla at olduğundan katırcılıklada para kazanırlar.Keza koyunculuk ve sığırcılıkta yaparlar.

Yaz gelince yine coluk cocuklarıyla birlikte sahilin sıcağından kaçarak serin köylerine dönerler.zıraat yaparlar ve yaylalarına göçerler.Bu köy halkının bir kısmıda Çarşamba kasaba ve köylerinde yerleşerek mak mülk sahibi olmuşlardır.''''''''dizeleri ile dile getirmiştir.

Bu güne baktığımızda 300 tane atın yerini son model arabaların aldığını görmekteyiz,geriye baktığımızda hayatın ne kadar kısa olduğu ve zamanın nasıl geçtiği apaçık ortadadır.

zafer.sahin
Kayıtlı Üye
Kayıtlı Üye
Mesajlar: 287
Kayıt: Prş Oca 24, 2008 9:54 am
Konum: İstanbul

Mesaj gönderen zafer.sahin » Pzt May 12, 2008 6:03 pm

Bir ülke topraklarından çıkarılan madenler, üretilen tarım ürünleri, o ülkede doğan ve yetişen canlı hayvanlar ile bunlardan elde edilen ürünler, o ülkede tutulan veya avlanan av hayvanları ile balıklar, o ülke bandırasını taşıyan ve oraya kayıtlı veya tescilli gemilerle çıkarılan balık ve diğer ürünler ile bu ürünlerden bu fabrika gemilerde elde edilen eşya, kara suları dışındaki denizlerin dibinden ya da toprak altından, münhasır işletme hakkına sahip olarak o ülke tarafından çıkarılan maddeler, imal işleminden veya kullanım kalıntılarından elde edilen artıklar, yukarıda sayılan eşyadan ya da hangi aşamada olursa olsun bunların türevlerinden elde edilen tüm eşya, anılan ülke menşeli sayılır.

Eşyanın başka bir ülkede gördüğü değişiklikler ve işlem dolayısıyla o ülke menşeli sayılabilmesi için, bu değişiklik ve işlemler sonunda kıymetinin yüzde yüz oranında artmış bulunması veya gümrük tarife pozisyonlarının değişmiş olması veya o ülkede, esaslı değişiklik sayılabilecek önemli bir işçiliğe ve işlemlere tabi tutulması gereklidir.


Kapsamı [değiştir]Menşe Şahadetnamelerinde, aşağıda yazılı bilgiler bulunur:

Eşyayı gönderenin adı, soyadı ve adresi,
Alıcısının adı, soyadı ve adresi,
Kapların marka, numara, cins ve sayıları,
Eşyanın cinsi ve nev'i, daralı ve saf ağırlıkları ile kıymeti ve yollama şekli,
Şahadetnameyi veren makamın tasdik şerhi (Tarih, imza ile mühür veya kaşesi),
Menşe Şahadetnamesi, eşyanın o memlekette geçirdiği işçilik ve işlemlerden ötürü o memleket menşeli sayılarak verilmiş ise bu hususun etraflı bir şekilde açıklanması.
BİR YERDE KÜÇÜK İNSANLARIN GÖLGESİ OLUŞUYORSA ORDA GÜNEŞ BATIYOR DEMEKTİR.

Cevapla

“DEMİRCİLİ ve SELEMEN'İN GEÇMİŞİ ve TARİHÇESİ” sayfasına dön