DOSTUNUZU YARI YOLDA BIRAKMAYIN
DOSTUNUZU YARI YOLDA BIRAKMAYIN
DOSTUNUZU YARI YOLDA BIRAKMAYIN
Adam ve hayattaki tek arkadaşı olan köpeği bir kazada birlikte ölmüşlerdi.. Gökyüzüne çıktıktan sonra bembeyaz bulutların arasında dolaşmaya başladılar.. adam çok susamıştı.. biraz su bulabilmek ümidiyle yürümeye devam ederken, birden kendilerini muhteşem bir manzaranın karşısında buldular.. rengarenk çiçeklerle süslü bir bahçe, altından yapılmış bir bahçe kapısı, ve onları karşılayan beyazlar içinde bir kadın.. Adam köpeğiyle birlikte kadına yaklaştı ve sordu:"Afedersiniz... burası neresi?"
Kadın ona gülümsedi: "Burası Cennet, efendim" Adam bunun üzerine sevinçle "Harika...!!!" dedi "Peki bana biraz su verebilir misiniz? gerçekten çok susadım".... Kadın cevap verdi: "Tabi efendim, içeri girin... içeride dilediğiniz kadar su bulabilirsiniz....." Böylece adam köpeğine döndü, "Hadi oğlum içeri giriyoruz" diyerek kapıya yürüdü... ama kadın onu birden durdurdu: "Üzgünüm efendim, köpeğiniz sizinle gelemez.. hayvanları içeri almıyoruz..." Bunun üzerine adam bir an durdu.. düşündü.. ve geri dönüp köpeğiyle birlikte geldikleri yolun tam ters yönünde yürümeye koyuldular.... bir süre geçtikten sonra kendilerini bu kez tozlu çamurlu bir yolda buldular, ve yolun sonunda karşılarına çiftlik girişini andıran bir kapıyla yırtık pırtık elbiseli bir dede çıktı... adam sordu: "Afedersiniz.... bana biraz su verebilir misiniz??" Dede "İçeri gel" dedi.. "kapıdan girdikten sonra sağ tarafta bir çeşme var..."Adam sordu: "Peki arkadaşim da benimle gelip ordan içebilir mi?" Dede " Tabii..."dedi.. "çeşmenin yanında köpeğinin de su içebileceği bir kase bulacaksın..." Bunun üzerine adam kapıdan girdi... biraz yürüdükten sonra sağ tarafta çeşmeyi buldu.. Adam çeşmeden köpek de oracıktaki kaseden doya doya içerek susuzluklarını giderdiler.... derken adam geri giderek girişte bekleyen dedeye sordu:
"Su için çok teşekkür ederim... Peki burası neresi..?" Dede "Burası cennet"dedi. Bunu duyan adam şaşırdı: "Ama nasıl olur..? az önce burası gibi kırık dökük olmayan muhteşem bir yere gittik ve orasının da Cennet olduğunu söylediler..." Dede "şu rengarenk çiçeklerle süslü altın kapılı yer mi?" dedi... "ama orası Cehennem.."Adam iyice şaşırmıştı: "Peki ama orası sizin adınızı kullanarak insanları kandırıyor diye hiç kızmıyor musunuz..??" Dede gülümsedi: "Kızmıyoruz.....çünkü onlar kendi çıkarı için en iyi arkadaşını yarı yolda bırakanları Cennet'ten uzak tutuyorlar...."
Dostluklarımızın hem dünyavi hemde uhrevi olması dileğiyle.
Adam ve hayattaki tek arkadaşı olan köpeği bir kazada birlikte ölmüşlerdi.. Gökyüzüne çıktıktan sonra bembeyaz bulutların arasında dolaşmaya başladılar.. adam çok susamıştı.. biraz su bulabilmek ümidiyle yürümeye devam ederken, birden kendilerini muhteşem bir manzaranın karşısında buldular.. rengarenk çiçeklerle süslü bir bahçe, altından yapılmış bir bahçe kapısı, ve onları karşılayan beyazlar içinde bir kadın.. Adam köpeğiyle birlikte kadına yaklaştı ve sordu:"Afedersiniz... burası neresi?"
Kadın ona gülümsedi: "Burası Cennet, efendim" Adam bunun üzerine sevinçle "Harika...!!!" dedi "Peki bana biraz su verebilir misiniz? gerçekten çok susadım".... Kadın cevap verdi: "Tabi efendim, içeri girin... içeride dilediğiniz kadar su bulabilirsiniz....." Böylece adam köpeğine döndü, "Hadi oğlum içeri giriyoruz" diyerek kapıya yürüdü... ama kadın onu birden durdurdu: "Üzgünüm efendim, köpeğiniz sizinle gelemez.. hayvanları içeri almıyoruz..." Bunun üzerine adam bir an durdu.. düşündü.. ve geri dönüp köpeğiyle birlikte geldikleri yolun tam ters yönünde yürümeye koyuldular.... bir süre geçtikten sonra kendilerini bu kez tozlu çamurlu bir yolda buldular, ve yolun sonunda karşılarına çiftlik girişini andıran bir kapıyla yırtık pırtık elbiseli bir dede çıktı... adam sordu: "Afedersiniz.... bana biraz su verebilir misiniz??" Dede "İçeri gel" dedi.. "kapıdan girdikten sonra sağ tarafta bir çeşme var..."Adam sordu: "Peki arkadaşim da benimle gelip ordan içebilir mi?" Dede " Tabii..."dedi.. "çeşmenin yanında köpeğinin de su içebileceği bir kase bulacaksın..." Bunun üzerine adam kapıdan girdi... biraz yürüdükten sonra sağ tarafta çeşmeyi buldu.. Adam çeşmeden köpek de oracıktaki kaseden doya doya içerek susuzluklarını giderdiler.... derken adam geri giderek girişte bekleyen dedeye sordu:
"Su için çok teşekkür ederim... Peki burası neresi..?" Dede "Burası cennet"dedi. Bunu duyan adam şaşırdı: "Ama nasıl olur..? az önce burası gibi kırık dökük olmayan muhteşem bir yere gittik ve orasının da Cennet olduğunu söylediler..." Dede "şu rengarenk çiçeklerle süslü altın kapılı yer mi?" dedi... "ama orası Cehennem.."Adam iyice şaşırmıştı: "Peki ama orası sizin adınızı kullanarak insanları kandırıyor diye hiç kızmıyor musunuz..??" Dede gülümsedi: "Kızmıyoruz.....çünkü onlar kendi çıkarı için en iyi arkadaşını yarı yolda bırakanları Cennet'ten uzak tutuyorlar...."
Dostluklarımızın hem dünyavi hemde uhrevi olması dileğiyle.
Yarabbi! Hakkımda hayırlı olanı, gönlüme razı eyle. Gönlümde olanıda hakkımda hayırlı eyle.
- yilmaz.sahin
- Forum Yöneticisi
- Mesajlar: 2053
- Kayıt: Cmt Tem 15, 2006 2:08 am
- Konum: İstanbul
- İletişim:
- ERKAN_OZDEMIR
- Onursal Üye
- Mesajlar: 2218
- Kayıt: Cmt Tem 14, 2007 5:52 pm
- Konum: Amasya
Gerçek dostluk aslında paylaşmaktır.Acılarınızı,üzüntüleriniz,sevinçlerinizi,kederlerinizi,mutluluğunuzu açık açık birbirinize güvenerek paylaşabilmektir.Dostluk güvendir,açık sözlülüktür,fedakarlıktır,sürekliliktir.Eğer bir dostunuzun hatasını yada olumsuz bir yanını gördüyseniz,onu uyarıp doğru yolu göstermelisiniz.Dostluklarda sevgi ve saygı olmalı.Gerçek dostlar dostlarının her zaman yanlarında olurlar.Acılı,sevinçli,kederli anında birbirlerine güç verirler.Gerçek dostluklar çabuk bitmez.Uzun yıllara dayanır.Gerçek dostluklarda buluşmak dileği ile.......
Saygılar........
TÜM DOSTLARIMA SEVGİ VE SAYGILARIMI SUNUYORUM
Saygılar........
TÜM DOSTLARIMA SEVGİ VE SAYGILARIMI SUNUYORUM
GERÇEK DOST BULABİLMEK HELEDE SU GÜNDE ÇAĞDA ZOR AMA HA YOK DEĞİLMİ ALLAHA SÜKÜR DOSTLARIM VAR AMA İSTERİMKİ TEK DOSTUM OLSUN...GÜZEL PAYLASIM ABLACIM EMEĞİNE SAĞLIK BENCE SEBEP BEDEL NE OLURSA OLSUN ASLA DOSTUNUZU NE YARI YOLDA BIRAKIN NEDE ARDINDA VURUN...
Bin zulme uğrasan da, bir zulüm yapma. (Hz. Ali (r.a))
Kibir, bele bağlanmış taş gibidir. Onunla ne yüzülür ne de uçulur. (Hacı Bayram-ı Veli)
Kibir, bele bağlanmış taş gibidir. Onunla ne yüzülür ne de uçulur. (Hacı Bayram-ı Veli)
- ERKAN_OZDEMIR
- Onursal Üye
- Mesajlar: 2218
- Kayıt: Cmt Tem 14, 2007 5:52 pm
- Konum: Amasya
Değerli arkadaşlarım,
Bir toplumda dostluk yaşıyorsa orada birlik ve beraberlik var demektir.Bir insanın gerçek dost olabilmesi veya bir toplumda hakiki dostluğun kurulabilmesi için,sevgi,sabırlı olmak,başkalarınında varlığını düşünmek,ayıp örtmek,kusur gizlemek,doğruluk,dürüslük,hoşgörü,affetmek ve herkesin iyiliğini istemek gerekir.
İnsan olarak birbirini sevmeyenler, doğru ve dürüst olmayanlar, yalnız kendini düşünenler, ne dost olabilir, ne de dost bulabilirler. Müsamahası olmayan, İslah ve düzeltme yerine şikayetle meşgul olanlar, affetmesini bilmeyenler, ayıp ve kusur teşhirine meraklı olanlar ne kendi yakınları arasında ne de başkalarıyla dostluk kuramazlar.
Bu arada, bir arada yaşadığımız insanların da iyiliğini istemek mecburiyetindeyiz. İnsanların hürriyet havasını bulandırmak, onları sanki sadece bize tabi, bize uy-duymuş gibi görmek dostluğa engel başlıca ahlâki kusurlardır. Günah üzerine birleşenler, ciddi ve devamlı dostluk kuramaz ve gerçek dost olamazlar. Çünkü dostluk, gıdasını faziletten, iyilikten ve güzel ahlâktan alır.
İhtirasın hakim olduğu yerde aç gözlülük vardır, tatminsizlik vardır, egoistlik vardır. Herşeyde kendisini düşünür, kendi haklarını korur, başkasını hiç düşünmez.
Bir dost hayal ediyor ve onun nasıl olmasını istiyorsak, bunun örneğini önce kendimiz vermeliyiz. Birbirimize karşı sabırlı, tahammüllü, hoşgürülü olmalıyız.
Menfaat birliği, maddi bakımdan herkesi tatmin etme işi sağlamış olsa bile bu yol, insanları ideal düzeyde birbirine bağlayamaz. Büyük rekabet, korkunç, vahşi çatışmaları önleyemez. Ancak iman duygusu, ideal seviyede insanları birbirine bağlar,Dostluğumuzu bilhassa şu zor günlerde pekiştirmenin gayreti içerisinde olalım.
Saygılarımla.
.
Bir toplumda dostluk yaşıyorsa orada birlik ve beraberlik var demektir.Bir insanın gerçek dost olabilmesi veya bir toplumda hakiki dostluğun kurulabilmesi için,sevgi,sabırlı olmak,başkalarınında varlığını düşünmek,ayıp örtmek,kusur gizlemek,doğruluk,dürüslük,hoşgörü,affetmek ve herkesin iyiliğini istemek gerekir.
İnsan olarak birbirini sevmeyenler, doğru ve dürüst olmayanlar, yalnız kendini düşünenler, ne dost olabilir, ne de dost bulabilirler. Müsamahası olmayan, İslah ve düzeltme yerine şikayetle meşgul olanlar, affetmesini bilmeyenler, ayıp ve kusur teşhirine meraklı olanlar ne kendi yakınları arasında ne de başkalarıyla dostluk kuramazlar.
Bu arada, bir arada yaşadığımız insanların da iyiliğini istemek mecburiyetindeyiz. İnsanların hürriyet havasını bulandırmak, onları sanki sadece bize tabi, bize uy-duymuş gibi görmek dostluğa engel başlıca ahlâki kusurlardır. Günah üzerine birleşenler, ciddi ve devamlı dostluk kuramaz ve gerçek dost olamazlar. Çünkü dostluk, gıdasını faziletten, iyilikten ve güzel ahlâktan alır.
İhtirasın hakim olduğu yerde aç gözlülük vardır, tatminsizlik vardır, egoistlik vardır. Herşeyde kendisini düşünür, kendi haklarını korur, başkasını hiç düşünmez.
Bir dost hayal ediyor ve onun nasıl olmasını istiyorsak, bunun örneğini önce kendimiz vermeliyiz. Birbirimize karşı sabırlı, tahammüllü, hoşgürülü olmalıyız.
Menfaat birliği, maddi bakımdan herkesi tatmin etme işi sağlamış olsa bile bu yol, insanları ideal düzeyde birbirine bağlayamaz. Büyük rekabet, korkunç, vahşi çatışmaları önleyemez. Ancak iman duygusu, ideal seviyede insanları birbirine bağlar,Dostluğumuzu bilhassa şu zor günlerde pekiştirmenin gayreti içerisinde olalım.
Saygılarımla.
.
Re: DOSTUNUZU YARI YOLDA BIRAKMAYIN
HARKULADE BIR PAYLASIM :lutfen: :arrow: ARKADASLARINIZ YARI YOLDA BIRAKMAYIN
MUTLU IKEN HERKEZ IYI OLUR ADAM KAVGADA BELLI OLUR[font=Arial Black][/font]