1. sayfa (Toplam 2 sayfa)

SILA-İ RAHİM biraz tebessüm iyi gelir ilk yazılan sayfalarda

Gönderilme zamanı: Pzt Ağu 28, 2006 12:37 pm
gönderen asilkartal
sıla-i rahim nedir diye sorulmuş ve burada olurmu denmiş

SILA-İ RAHİM



Akraba ve yakınları ziyaret etme, hallerini ve hatırlarını sorma, gönüllerini alma anlamında bir İslam ahlâkı terimi.

İslam'da insanlar arası ilişkilere önem verildiği gibi özellikle yakınlardan başlayarak anne ve babanın ve sırayla diğer akrabaların ziyaret edilip gözetilmesi prensibi son derece önemlidir.

Halit b. Zeyd (Ebu Eyyüb el-Ensarî) hazretlerinden rivayet edildiğine göre bir adâm Hz. Peygamber'e gelerek: "-Yâ Rasûlallah; beni Cennete sokacak bir ibadet söyler misiniz?" dedi... Rasûlüllah şu cevabı verdi:

"Allah'a ibadet eder ve O'na hiç bir şeyi ortak koşmazsın, namaz kılar, zekât verir ve sıla-i rahm edersin" (Buharî, Zekât, 1).

Peygamber Efendimizin bu kadar önemle üzerinde durduğu ve yapıldığı zaman müslümanların Cennete girmelerine sebep olacağını haber verdiği sıla-i rahim; her türlü hayır işlerinde akraba ve yakınların görülüp gözetilmesidir. Gerek âyetlerde, gerek hadislerde, bunun, namaz, zekât gibi farz ibadetlerden hemen sonra zikredilmesi, İslâmdaki önemini göstermektedir. Alimler sıla-i rahimde bulunmanın vacib olduğu görüşündedirler. Bunun, terkedilmesi, yani akraba ve yakınlarla olan ilgisinin kesilmesi, büyük günâh sayılmıştır. Cenab-ı Hakk şöyle buyuruyor:

"Allah'tan korkun ve akrabalık bağlarını kesmekten sakının" (en-Nisâ, 4/I);

"Onlar ki Allah'ın gözetilmesini emrettiği hakları gözetirler (akrabalık bağlarını devam ettirirler ve iyilikte bulunurlar); Rablerine saygı beslerler ve kötü hesaptan korkarlar...";

Fakat Allah'ın tevhit akidesini kabullendikten sonra onu bozanlar ve Allah'ın bağlanmasını emrettiği bağları koparanlar (akrabalık bağlarını kesenler) ve yeryüzünü fesada verenler var ya; işte bunlar, lânet onlara ve yurdun kötüsü Cehennem de onlara" (er-Ra'd, 13/21, 25).

Ayet ve hadislerde geçen "rahim" (akraba) sözünün hangi derecede akrabaları içine aldığı hususunda farklı görüşler vardır. Bazılarına göre kendileriyle evlenilmesi haram olanlar; bazılarına göre vârisler akraba sayılır. Bazı âlimler de, mahrem olsun olmasın, kişinin bütün yakınları akraba (rahim) dir demişlerdir. Bu son görüş, toplumsal yardımlaşma bakımından daha kapsamlıdır.

Allah (c.c) ve Peygamberi (s.a.s), akrabanın görülüp gözetilmesini emrettiklerine göre, bunun nâsıl yapılacağını iyi bilmek gerekir.

Sıla-i rahmin birkaç derecesi vardır. En aşağı derecesi akrabalarımıza karşı tatlı sözlü, güler yüzlü olmak; karşılaştığımızda selâmlaşmayı, hal hâtır sormayı ihmâl etmemek; dâima kendileri hakkında iyi şeyler düşünmek ve hayır dilemektir. İkinci derece de ziyâretlerine gitmek ve çeşitli konularda yardımlarına koşmaktır. Bunlar daha çok bedenî hizmetlerdir. Özellikle yaşlıları zaman zaman yoklayarak, yapılacak işleri varsa onları takib etmek kendilerini sevindirecektir. Sıla-i rahmin üçüncü ve en önemli derecesi akrabalara malî yardım ve destek sağlamaktır.

Bu yardımlar herkesten beklenemez. Hasta ve yatalak bir kişiden akrabasını ziyâret etmesini istemek anlamsızdır. Fakir birisinden de başkalarına mâlî yardımda bulunmasını beklemek de yanlıştır. Yalnız zengin, hali vakti yerinde bir müslümanın, sadece ziyâret ve hal, hatır sormakla bu görevi yerine getirebileceği de söylenemez. Böyle zengin birisi için sıla-i rahim, yoksul akrabalarına elinden geldiğince malî destekte bulunmaktır. Bu destek ödünç para vermekle olabileceği gibi; karşılıksız mâlî yardımlar şeklinde de olabilir. Şu halde, yakınları görüp gözetmek deyince, yukarıda belirtilen üç derecedeki yardımdan hangisine güç yetiniyorsa, onun yapılması anlaşılmalıdır. Yapabileceği görevi yapmamak müslümanı bu konuda sorumlu kılar. Yukarıdaki âyet-i kerimede, Allah Teâlâ'nın bu görevi yerine getirmeyenlere yönelttiği lânet unutulmamalıdır. Hz. Peygamber de şöyle buyurmuştur: Her Cuma gecesi insanoğlunun amelleri Allah'a arz olunur: Yalnız sıla-i rahimde bulunmayanların amelleri kabul olunmaz" (Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 484).

Yine Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:

" Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse akrabasını görüp gözetsin" (Buharî, İlim, 37; Müslim, İmam, 74-77).

"Akrabalık, Arş'ta asılıdır. Der ki: "-Beni gözeteni Allah gözetsin; beni terk edeni Allah terk etsin” (Müslim, Birr ve Sıla, 17);

"Akrabalık bağlarını kesip koparan kimse Cennete giremez" (Buhari, Edeb, 11);

"Her kim rızkının bol olmasını ve ecelinin gecikmesini istiyorsa akrabasını görüp gözetsin" (Buhari, Edeb, 12);

"Ey insanlar, birbirinize selâm verin, akrabanızı gözetin, yemeği yedirin! Geceleyin insanlar uyurken namaz kılın ki selâmetle Cennete giresiniz" (Tirmizî, Et'ime, 45).

"Yoksula yapılan sadaka bir sadakadır. Bu sadaka akrabaya yapılmışsa iki sadaka demektir. Biri sadaka, diğeri sıla-i rahimdir ki bu da sadaka sayılır" (Tirmizi, Zekât, 26).

Akrabalarımız, özellikle hala, teyze, amca, dayı, gibi yakınlarımız aileden sayılır. Onları kendi yakınlarımız bilerek davranışlarımızı ayarlamakta büyük faydalar vardır. Rasûlüllah (s.a.s): "Teyze, anne yerindedir" (Tirmizi, Birr, 5) buyuruyor. Amca da baba yerindedir. Bu kadar yakın olan kişilere karşı yerine getirilmesi gereken bazı ahlâkî görevlerin bulunması tabiidir. Bu görevler arasında olan ziyaretlere özel bir yer ayrılmalıdır. Aşağıda anlatılacak genel ziyaret kurallarına uyarak yakınları, başta bayramlar olmak üzere, zaman zaman ziyâret etmek, mümkünse hediyeler götürmek güzel bir davranıştır. Yapılan ziyareti iâde etmek de gerekir. Müslümanı ziyarete gelene gitmemek aradaki bağların daha çabuk kopmasına sebep olmaktır.

Ziyaretler akrabalar arasındaki sevgi bağlarını güçlendirir. Dargınlıkları sona erdirir. Sevinç ve üzüntülerin karşılıklı paylaşılmasına, sıkıntılara birlikte çareler aranmasına vesîle olur. Özellikle yaşlılar toplumda yalnız kalmadıkları, çevrelerinde kendilerini seven, arayıp soran insanların bulunduğu inancı ile son yıllarını huzur ve mutluluk içinde geçirirler.

Sıla-i rahim konusunda dikkat edilecek hususlârdan biri de şudur: İyilik, karşılık bekleyerek yapılmamalı, sadece görüp gözeten yakınlara karşı sıla-i rahimde bulunulmamalı; aksine, unutan, akrabalık bağlarını koparanlara karşı da bu görev yerine getirilmelidir. Hz. Peygamber şöyle buyuruyor:

"İyiliğe benzeri ile karşılık veren kişi, tam anlamıyla akrabasını görüp gözetmiş olmaz. Hakiki sıla, kişinin kendisi ile ilgiyi kesenleri görüp gözetmesidir" (Buharî, Edeb, 15).

İyilik her durumda düşünülmeli ve yapılmalıdır. Yoksul ve güçsüz iken iyilik ve yardımdan söz edip, zengin ve güçlü duruma yükselince başka türlü davranmak, fesâd ve ahlâksızlıktan başka bir şey değildir.

Cenab-ı Hakk şöyle buyuruyor:

Demek idâreyi ve hâkimiyeti ele alırsanız hemen yer yüzünde fesad çıkaracak, akrabalık bağlarını bile parçalayıp keseceksiniz öyle mi? Onlar öyle kimselerdir ki Allah kendilerini rahmetinden kovmuş da duygularını almış ve gözlerini kör eylemiştir. (Muhammed, 47/22-23).

ŞÃ¢mil İA YANİ AKRABALIK BAGLARININ KOPMAMASI İÇİN UZAGI YAKIN EDEN BU SİTE SAYESİNDE İNSANLARA SELAMÜN ALEYKÜM DİYEBİLİYORSAK VE CEVAP ALIYORSAK OLUR HERALDE...


[/b]

SÜKRAN

Gönderilme zamanı: Sal Ağu 29, 2006 7:56 pm
gönderen zeynep
Tesekkür ederim asilkartal

Sila-i Rahimìn derecelerinin oldugunu bilmiyordum sayende bilgilenmis olduk. evet birinci sikka göre Sila-i Rahim bencede oluyor (Net üzre)



Muhabbetle kalin

Elbet...

Gönderilme zamanı: Sal Ağu 29, 2006 10:11 pm
gönderen yilmaz.sahin
derecatı ile ilgili detaylı bilgilendirme yazısı çok güzel. Hele hele aynı apartman dairesinde yıllarca yaşayıpta birbirlerini tanımayan bir katı fakirlikten kırılan diğer katı zenginlikten şımaran istanbul dairelerini görünce ben Demircili li hemşehrilerimin gurbetteki ayrı gayrı faaliyetlerine şükür edesim geliyor. Ama insanın insana kulun kula vermesi gereken ilgive alakayı vermesi gerek. Kulluk düz bir insanın bu dünyada erişebileceği kolay bir mevkii değil. Çaba gayret şart vesselam.

Re: SILA-İ RAHİM OLURMU DİYE SORAN KARDEŞİME OKUR İNŞALLAH

Gönderilme zamanı: Prş Ağu 31, 2006 2:09 am
gönderen gül güzeli
innemel eğmalü binniyat...
ameller niyetlere göredir...
hadis-i şerif...

Gönderilme zamanı: Cmt Eyl 02, 2006 12:31 am
gönderen zeynep
selamün aleyküm gül güzeli kardesim aramiza hos geldin bayagi bir uzaklardan KANADA `dan merak ettim sende bizim oralimisin (DEMIRCILI) ,sizde bilirsiniz tanismak sünnettir ,hatta bazi arkadaslar tanisma bölümüne dedelerin veya babalarinin lakablari ile yazmislar bence iyide olmus siteye daha bir renk katilmis oldu.


Muhabbetle kal

Gönderilme zamanı: Cmt Eyl 02, 2006 2:39 pm
gönderen murat_efe
leman samı dinlermisiniz bilmem.
onun bir parcası vardır GÜL GÜZELİ...

elini son defa yanağıma koy
istemiyorsan giderim giderim
serin bir sonbahar akşamında söz
ismini unutur giderim giderim.
tuttuğum kalem olsa yüreğinin elleri
bir daha yazsa bebeğim bebeğim bebeğim...

eğer bir masal perisi konarsa rüyalarına
öldü dersin gül güzeli, tılsımını kaybetmiş.

Gönderilme zamanı: Pzr Eyl 03, 2006 12:16 am
gönderen zeynep
EFE kardesim

gül güzelinin leman samin parcasi oldugunu sayande ögrenmis oldukta gül güzelinin Demircili oldugu hala mechul. :)


Muhabbetle kal.

Gönderilme zamanı: Pzr Eyl 03, 2006 4:56 am
gönderen murat_efe
gül güzeli bizim köydenmi bilmem.
çokta mühim değil zaten nereden olduğu.
beni çok eskilere götürdü bu nick. paylaşmak istedim bende sizinle.
artı ben çok rahatsız oluyorum bu kimliğini gizleyen arkadaşlardan.
aslında bi art niyet gözetmiyorlar bence.
kimbilir.
belkide onların yaptığı doğrudur bilemeyiz...

sevgiyle...

Gönderilme zamanı: Pzr Eyl 03, 2006 6:40 pm
gönderen gül güzeli
[quote="zeynep"]selamün aleyküm gül güzeli kardesim aramiza hos geldin bayagi bir uzaklardan KANADA `dan merak ettim sende bizim oralimisin (DEMIRCILI) ,sizde bilirsiniz tanismak sünnettir ,hatta bazi arkadaslar tanisma bölümüne dedelerin veya babalarinin lakablari ile yazmislar bence iyide olmus siteye daha bir renk katilmis oldu.


:) sağolasın kardeşim,hoş buldum,evet bende demircilidenim Rabbim ayırmasın inş.kanada'dan değilim.nerden ve kim olduğumu uygun gördüğüm vakitte bildiririm inş.

Gönderilme zamanı: Sal Eyl 05, 2006 4:58 pm
gönderen murat_efe
gizem yaratıyor gibiyiz sanki...

Gönderilme zamanı: Sal Eyl 05, 2006 9:50 pm
gönderen zeynep
murat_efe yazdı:gizem yaratıyor gibiyiz sanki...

EFE kardesim!

Seni ikaz etsem herhalde bana kizmassin yaratmak ALLAHA mahsus bazi kelimeleri kullanirken cok dikkatli olmaliyiz,gayri ihtiyari kullandigimiz sözcükler oluyor,bilhassada bu sirk kelimeleri sarki sözcüklerinde cok.

Muhabbetle kal.

SILA-İ RAHİM KERAMETİ

Gönderilme zamanı: Cum Eyl 08, 2006 10:35 am
gönderen asilkartal
SILA-İ RAHİM



Akraba ve yakınları ziyaret etme, hallerini ve hatırlarını sorma, gönüllerini alma anlamında bir İslam ahlâkı terimi.
İŞTE ARKADAŞLAR EN COK MESAJ BU (SILA-İ RAHİM ) YAZILMIŞ BURDANDA ANLIŞILACAGI GİBİ (SILA-İ RAHİM
) BURDADA KERAMETİNİ GÖSTERDİ

Gönderilme zamanı: Cmt Eyl 09, 2006 2:29 am
gönderen zeynep
illa vatan illa vatan , insan her ne kadarda kendi köyünde yetismemis bile olsa yillar sonra kendi dogdugu topraklara gidince bir tuhaf duyguya kapiliyor sivesi yabanci gelmiyor (her ne kadar kendimde kullanmasam) yemegi yabanci degil, yollarinda daglarinda yaylalarinda dolasirken saglam yere basiyorsun emin emin dolasiyorsun kisacasi aslin neslin iste orasi DEMIRCILi.

Muhabbetle kalin.

Gönderilme zamanı: Cmt Eyl 09, 2006 11:08 pm
gönderen gül güzeli
[quote="murat_efe"]gizem yaratıyor gibiyiz sanki...[/quote
gizem oluşturmak adına bir niyetim yok...bir sitede var olmak için ikametgah bilgileri isteniyor olsaydı ve ben bunu kabul etmeseydim o zaman dediğin çok yerinde olabilirdi...

Gönderilme zamanı: Pzr Eyl 10, 2006 6:19 pm
gönderen asilkartal
zeynep yazdı:
murat_efe yazdı:gizem yaratıyor gibiyiz sanki...

EFE kardesim!

Seni ikaz etsem herhalde bana kizmassin yaratmak ALLAHA mahsus bazi kelimeleri kullanirken cok dikkatli olmaliyiz,gayri ihtiyari kullandigimiz sözcükler oluyor,bilhassada bu sirk kelimeleri sarki sözcüklerinde cok.

Muhabbetle kal.
GİZEMLİ TAKILIYOR DEMEK İSTEMİŞLER YANİİ YANİ :wink:

Gönderilme zamanı: Pzt Eyl 11, 2006 12:26 am
gönderen zeynep
hmmmm sitede bir tercümanin olmasi iyi oldu :D nede olsa uzun yillardir yurtdisindayiz türkceyi iyi kullanamayabiliriz, ben zaten TÜRKMANCA konusuyorum.

Muhabbetle kal :D

Gönderilme zamanı: Pzt Eyl 11, 2006 9:10 pm
gönderen asilkartal
zeynep yazdı:hmmmm sitede bir tercümanin olmasi iyi oldu :D nede olsa uzun yillardir yurtdisindayiz türkceyi iyi kullanamayabiliriz, ben zaten TÜRKMANCA konusuyorum. PARDON :roll:

Muhabbetle kal :D

Gönderilme zamanı: Pzt Eyl 11, 2006 9:36 pm
gönderen murat_efe
zeynep yazdı:
murat_efe yazdı:gizem yaratıyor gibiyiz sanki...

EFE kardesim!

Seni ikaz etsem herhalde bana kizmassin yaratmak ALLAHA mahsus bazi kelimeleri kullanirken cok dikkatli olmaliyiz,gayri ihtiyari kullandigimiz sözcükler oluyor,bilhassada bu sirk kelimeleri sarki sözcüklerinde cok.

Muhabbetle kal.
elbette ikaz edebilirsin beni zeynep.
ne söylediği değil neye niyet ederek söylediği daha önemlidir insanların.
...

Re: Elbet...

Gönderilme zamanı: Pzt Eyl 11, 2006 11:28 pm
gönderen asilkartal
admin yazdı:derecatı ile ilgili detaylı bilgilendirme yazısı çok güzel. Hele hele aynı apartman dairesinde yıllarca yaşayıpta birbirlerini tanımayan bir katı fakirlikten kırılan diğer katı zenginlikten şımaran istanbul dairelerini görünce ben Demircili li hemşehrilerimin gurbetteki ayrı gayrı faaliyetlerine şükür edesim geliyor. Ama insanın insana kulun kula vermesi gereken ilgive alakayı vermesi gerek. Kulluk düz bir insanın bu dünyada erişebileceği kolay bir mevkii değil. Çaba gayret şart vesselam.
KESİNLİKLE GAYRET ŞART

HAKKINI HELAL ET ASILKARTAL

Gönderilme zamanı: Sal Eyl 12, 2006 12:41 am
gönderen zeynep
asilkartal yazdı:
zeynep yazdı:hmmmm sitede bir tercümanin olmasi iyi oldu :D nede olsa uzun yillardir yurtdisindayiz türkceyi iyi kullanamayabiliriz, ben zaten TÜRKMANCA konusuyorum. PARDON :roll:

Muhabbetle kal :D
hemen alinganlik yapmayalim,biraz latife olsun diye yazdim

Gönderilme zamanı: Sal Eyl 12, 2006 12:48 am
gönderen zeynep
murat_efe yazdı:
zeynep yazdı:
murat_efe yazdı:gizem yaratıyor gibiyiz sanki...

EFE kardesim!

Seni ikaz etsem herhalde bana kizmassin yaratmak ALLAHA mahsus bazi kelimeleri kullanirken cok dikkatli olmaliyiz,gayri ihtiyari kullandigimiz sözcükler oluyor,bilhassada bu sirk kelimeleri sarki sözcüklerinde cok.

Muhabbetle kal.
elbette ikaz edebilirsin beni zeynep.
ne söylediği değil neye niyet ederek söylediği daha önemlidir insanların.
...
ne diyeyim bence sende haklisin

Re: HAKKINI HELAL ET ASILKARTAL

Gönderilme zamanı: Sal Eyl 12, 2006 12:55 am
gönderen asilkartal
zeynep yazdı:
asilkartal yazdı:
zeynep yazdı:hmmmm sitede bir tercümanin olmasi iyi oldu :D nede olsa uzun yillardir yurtdisindayiz türkceyi iyi kullanamayabiliriz, ben zaten TÜRKMANCA konusuyorum. PARDON :roll:

Muhabbetle kal :D
hemen alinganlik yapmayalim,biraz latife olsun diye yazdim
OKEY OKEY :lol: :lol: :lol:

Gönderilme zamanı: Prş Kas 16, 2006 10:08 pm
gönderen asilkartal
yani arkadaşlar dünden bugüne diye bi dolaşayım dedim nedense bu sayfa takıldı gözüme ama dünden bugüne baya bi yol kat etmişiz :lol:

Gönderilme zamanı: Pzr Kas 19, 2006 2:08 am
gönderen zeynep
:D karinca misali hee

Zaman ve mekan...

Gönderilme zamanı: Pzr Kas 19, 2006 11:29 pm
gönderen yilmaz.sahin
Doğuş Yaşam ve Yitiş dairesinde ben bu sitenin bizler yittikten sonrada varolması için teknik anlamda ne gerekiyorsa yapacağım. Ellerim yazmasa gözlerim görmesede vekaleti verebileceğim 'şimdilik' bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıdada olsada samimi hemşehrilerim var benim. demirciliselemen.com bir gün öyle bir site olacakki NOSTALJİ adında bir link olacak ve orada belkide sadece bizler olacağız dostlar. Bu site hepimizin. Bu site Demircili ve selemen kelimesi ile ilgisi olan herkesin. Tek şart samimiyet. Bu siteyi bana yaptıran duygulardan bir tanesi de küçükken bayramlarda ya da yazın köye giderken dağın içinden ağallar ağılına yakın yerden köyün evlerini ilk gördüğüm an hissettiğim duygudur. Belkide bir çoğumuzun unutmaya yüz tuttuğu bu duyguyu unutmayalım dostlar. Sevgiyle ve demirciliselemenle kalın ...